MAŞİTE HATUN
Flrıvun'un Mısır hazine işleriyle
görevli bir veziri, bunun da Mâşite adında bir hanımı vardı. Firavun'un
kızının dadılığını yapıyordu. Kendisi Musa aleyhisselâmın dinine inandığı
hâlde îmânını gizliyor, ibadetlerini de gizli yapıyordu.
Mâşite hatun birgün hamamda Firavun'un kızının sacını tararken, tarak
yere düştü. Bunu yerden alırken gayri ihtiyari olatrak şu sozler çıktu
''Bismillahirahmanirrahim''
Kız bu söze kızarak dede ki:
Ey dadı.Bu nasıl sözdür.Benim babamdan
başka Tanrı mı vardır?Seni babama şikayet edeceğim.
Doğruca babasının yanına gidip olanları
söyledi.Firavun Maşite hatuna dede ki:
Sen benden başka Tanrıya inanıyormuşsun.Söyle
benden benden başka Tanrı var mıdır?
Haşa!Ey Firavun sen de biliyorsun
ki sen ilah değil aciz bir kulsun.
Seni de yaratan Allahtır. Sen fanisin
ve yok olacaksın. Fakat benim Rabbim olan Allah ebedidir. Fâni değildir.
Musâ aleyhisselâm O'nun peygamberidir.
Bu sözlere çok kızan Firavun onuhemen öldürmektense her gün biruzvunu
keserek başkalarına da iyi bir ders olmasını istedi. Önce tırnaklarını
çektirdi. Saçından tavana asıldı Kamçılarla vücûdundan kan alırken gayri
ihtiyar! olarak ağzından şu sözler çıktı: "Bismillahirahmanirrahim"
Kız bu söze kızarak dedi ki:
• Ey dadı. Bu nasıl sözdür. Benim babamdan başka tanrı mı vardır? Seni
babama şikâyet edeceğim.
Doğruca babasının yanına gidip olanları söyledi. Firavun Mâşite hatuna
dedi k!:
• Sen benden başka bir tanrıya inanıyormuşsun. Söyle, bendenı başka yer
yüzünde tanrı var mıdır? l - Hâşâ ! Ey Firavun sen de biliyor sun ki sen
ilâh değil âciz bir kulsun.
çıkıncaya kadar kırbaçlandı. Mâşite hatunu bir ağaca bağlattı. Biri 5
yaşında, diğeri de 5 aylık olan iki kız çocuğundan büyüğünü karşısına
getirerek şöyle söyledi:
• Ey Mâşite, beni tanrı olarak kabul edersen seni serbest bırakacağım.
• Ben ancak bir olan Allaha inanıyor ve O'nu kendime ilâh olarak kabul
ediyorum.
Firavun eline geçirdiği bıçakla 5 yaşındaki yavrunun gırtlağını annesinin
gözü önünde kesti. Kanını da Mâşite'nin ağzına yüzüne sürdürdü. Sonra
tekrar hiddetlenerek şöyle sordu:
• Benden başka tanrı var mıdır?
• Allah birdir, Allah'tan başka ilâh yoktur.
Bu sefer Firavun 5 aylık kundaktaki yavruyu getirmelerini istedi, ikinci
yavrusunun da hunharca kesilmesine bir anne olarak dayana kesilmesine
bir anne olarak dayana asıldı.
Rabbim sensin diyecek, fakat kalben inanmayacaktı. Tam "Rabbim sensin."
diyeceği sırada küçük j yavru dile gelerek dedi ki:
• Hayır anne, hayır! Sabreyle! Rabbim sensin deme! îmânından asla dönme!
Firavun'a inanma! Benim için, ablam için ve senin için Allah'ın Cennette
hazırlamış olduğu makamı görüyorum.
Firavun ve orada hazır olanlar bu sözü duydular. Tövbe edeceğine daha
da hiddetlenen Firavun, 5 aylık yavruyu da hemen öldürttü. Fakat Mâşite
hatun ağlamıyor, gülüyordu. Kızının gördüklerini artık o da görüyordu,
ölümünün bir an evvel gelmesini arzuluyordu. Firavun, kocasıyla beraber
Mâşite hatunu ve yavrusunu kaynar kazanın içine attı. Fakat kini yine
yatışmadı.
|